YOL HİKAYESİ 2009
Bu yılda hizmetiçi eğitim için yollara düştüm. Fiyatlar uygun olduğu için Akdeniz yöresinde düzenleniyor.Uzak olduğu için uçakla gitmek daha hızlı ve ekonomik olması gerekiyor.Ancak bu Akdeniz ilimizde hala öyle bir anlayış var ki otogarı havalimanına bağlama yetenekleri yok.Herhalde uçakla devamlı artizlerin geldiği sanılıyor.Özel firmalar belli noktalara servis çıkarıyor. Hemen hemen taksi parası tutuyor.80 liralık ekonomik biletle havalimanına gitmen yetmiyor. Şehire çıkış mümkün değil.Eğer şehirden biri seni almaya gelmemişse işin zor.Çıkış yolları şöyle ; taksi ile havaalanı dışına çıkıp mutat vasıtalara binmek (Bu yöntemle 2 saat sürüyor otogar),Özel servise binmek (otogara götürmeden orada burada sallamaya bakıyor).
Havalimanına gidişte de ilçe minibüsleri ile yakın bir yerde inip taksiyle ulaşmak mümkün .Kısacası Edirne den malum şehrimizin turistik ilçesine gitmek en az 9 saat sürüyor.
Bu nedenle 18 saat sürecek otobüs yolculuğuna başladım.İstanbul'dan sonra olan yolculuğumuzda otobüsümüz Adapazarı Arifiye'den sonra yolu kaybetti ,Sapanca gölü boyunca İzmit'e doğru devam ettik.Kaptan bizi Kartepe'ye götürmeye karar verdi diye düşünürken yine geri döndük ve aynı yolu bir daha geçerek Bilecik yönüne doğru yola koyulduk ve bir daha kaybolmadan normal şartlarda kalacağım otele ulaştım.
Bu şirin ilçemizin Miami'ye benzeyen mahallesinde çıktığım sokak turunda bir sakız alasım geldi. Üçüncü büfede ancak alabildim. Çünkü ilk iki büfede bozuk paraları yokmuş nasıl esnaflıksa anlamadım.Yirmi lirayı bozamadılar.
Dönüş zamanı gelince bilet almak için turistik ilimizin turistik ilçesine gittim . Bir baktım yazıhaneler yok.Meğerse Otogar yapmışlar.Burası da merkeze 1,5 km uzaklıkta ve ilçeden otogara mutat vasıta yok. Durakta rastladığım bir vatandaştan otogarın bulunduğu dörtyola yakın yerden il merkezine yolcu taşıyan araçların geçtiğini öğrendim.Biraz sonra midibüs geldi. Otogardan geçermi? dedim . Şoför ne dese beğenirsiniz. Geçmez! Ben de adeta zorla araca binermiş gibi dörtyolda inerim diyerek bir lirayı konsol üstüne bırakarak bindim.Zaten dörtyolun karşısı hemen otogar.Bileti aldım döneceğim ilçe merkezine araç yok .İki tane hemen hemen boş belediye otobüsü geçti almadı.Haydi tabana kuvvet merkeze geldim.Turistik mahalleye giden araca bindiğimde şoförüne sordum neden böyle diye , öğrenci servisi olabilir dedi.
Eleştiriye geleyim . Eğer otogar yaptıysan neden ilçe merkezine giden gelen arabaları da oraya koymuyorsun.Hadi diyelim koymadın , o zaman otogara giriş çıkış yapmalarını sağla ki vatandaş mağdur olmasın.
Bu şirin ilçemizin Miami'ye benzeyen mahallesinde çıktığım sokak turunda bir sakız alasım geldi. Üçüncü büfede ancak alabildim. Çünkü ilk iki büfede bozuk paraları yokmuş nasıl esnaflıksa anlamadım.Yirmi lirayı bozamadılar.
Dönüş zamanı gelince bilet almak için turistik ilimizin turistik ilçesine gittim . Bir baktım yazıhaneler yok.Meğerse Otogar yapmışlar.Burası da merkeze 1,5 km uzaklıkta ve ilçeden otogara mutat vasıta yok. Durakta rastladığım bir vatandaştan otogarın bulunduğu dörtyola yakın yerden il merkezine yolcu taşıyan araçların geçtiğini öğrendim.Biraz sonra midibüs geldi. Otogardan geçermi? dedim . Şoför ne dese beğenirsiniz. Geçmez! Ben de adeta zorla araca binermiş gibi dörtyolda inerim diyerek bir lirayı konsol üstüne bırakarak bindim.Zaten dörtyolun karşısı hemen otogar.Bileti aldım döneceğim ilçe merkezine araç yok .İki tane hemen hemen boş belediye otobüsü geçti almadı.Haydi tabana kuvvet merkeze geldim.Turistik mahalleye giden araca bindiğimde şoförüne sordum neden böyle diye , öğrenci servisi olabilir dedi.
Eleştiriye geleyim . Eğer otogar yaptıysan neden ilçe merkezine giden gelen arabaları da oraya koymuyorsun.Hadi diyelim koymadın , o zaman otogara giriş çıkış yapmalarını sağla ki vatandaş mağdur olmasın.