İSMAİL DAĞLI - BLOG

Son bir kaç yıldır , insanlara hakaretin adı "kendiyle barışık" oldu .Kim bu kendiyle barışık olanlar , aşırı kilolular , kekemeler, saf insanlar ve diğer toplumca dalga geçilenler. İnsanlara küçümsemek için bu kalıbı kullanmaya ne gerek var . Yüzüne açıkça söyle olsun bitsin. Bir de var mısın yok musun gibi yarışmalarda mesaj anlamında böyle kişiler , özellikle erkek yarışmacılar öne sürülüyor. Onlar da kendiyle barışık olarak lanse ediliyor. Olumlu mu , olumsuz mu karar veremedim.

Nüfusunun % 50 si 20 yaş altı olan ülkemizde , sivil toplum kuruluşlarının alt yapısını bir sürü emekli insan oluşturuyor.  Emekli demek iş hayatını bitirmiş ne yapmışsa yapmış veya yapamamış tedavülden düşmüş insan demektir. Bir de sağda solda konuşuyorlar , işte ben şöyle yapacaktım da üstlerim engel oldu yapamadım. Şimdi emekli oldum, bundan sonra yapacağım . Hayır olmaz yapacak insan zamanında yapardı. Bırakın çalışan daha genç kesim ne yapacaksa yapsın . Emekliler ikinci işte çalışmasın , köşelerinde otursun. Kimsenin başkasının ekmeğini yemeye hakkı yok . 

Geçen hafta bir müze ziyaretinde bulundum. Ziyaret sırasında amatör kodak fotoğraf makinesi ile çekim de yaptım . Cam kutular içinde bulunan objeleri çekerken otomatik netlemenin afalladığını gördüm. Düzgün bir netleme olmuyor. Keşke manuel netleme olsa diye düşündüm. Cam arkasında bulunan nesnelerde makine gidiyor camı netliyor , hayret edilecek bir şey.

Donma sorunları yaşayan DVR kayıt bilgisayarımızda , belki bir çözüm olur diye LCD monitörümüzün frekansını 75 Hz'den 60 Hz'e düşürüdüm. Sonuçları bekleyip göreceğiz. Şimdilik çalışıyor . Frekansın etkisi yokmuş dvr kartı başka bilgisayara bağlayınca problem çözüldü.

Hiçbirşey eskisi gibi olmayacak. CERN deneyi bazı şeylerin bitmesi , yeni olayların patlamasına yol açacak . Eğer mavi dünyanın sonu gelmezse süper silahlar geliştirilecek . Tek tuşla istenen kişi ve maddeler yok olup gidecek. Işın çağı başlıyor.

Google Chrome , google altyapısından faydalanan bir tarayıcı, tek adres çubuğunda arama da yapıyor. Adres çubuğuna daha adresi yazarken öneri getiriyor , çok yararlı bir uygulama , hoşuma gitti. En Önemli eksiği sayfayı ie7 veya firefox 3 de ki gibi büyütmüyor.

Bu akşam tamirden gelen  Vista yüklü dizüsütünde Msn ve diğer bağlantı sorunları çıktı. Programı kaldırdım, yine kurdum olmadı. Sonra sistemi incelerken tarihin 2001 lerde kaldığını gördüm. Tarihi günümüz tarihine getirdiğimde sorun çözülmüştü.

Herşeyde bir hayır vardır. Şu kavanoz dipli dünyada hiçbir şey boşuna yaratılmamıştır. Küçük bir karıncadan , kocaman bir file kadar her canlı ve cansız maddeler bir anlam taşır. Yaşamımız süresince gülme -ağlama-kin- nefret gibi her türlü duyguyu yaşarız. Yaşam koçları da hep akıl verir. Olumlu düşünmenin olumlu gelişmeler yaratacağını öne sürerler. Polyanna gibi olacaksın derler. Her olaydan bir iyi yön çıkaracaksın. Her zaman olumlu olamıyorsun ki , bir yerde kopuyor. Herşey olumlu gidiyor derken bir anda beklemediğin bir darbe alabiliyorsun. Ama yine de pozitif olmalıyız ki yaşam kalitemiz artsın. Ne demişler keskin sirke küpüne zarar verirmiş , o yüzden ne yapıyoruz . Sakin , nefes al ve rahatla , olumlu ol , iyilik yap ki kötülük bulasın. İyilik yapmadığın kişiden kötülük de gelmez.

Bir norton programı günlerce uğraşmamıza neden oldu . Bir türlü ağ ve ağ yazıcı kuramadım. Norton sözde bizi koruyacağına herşeyi kısıtlıyormuş . Onu bir kaldırdım herşey bir anda düzeldi . Yaşasın kablosuz özgürlük.

Küresel konumlandırma sistemi , Türkiye'nin dijital haritalarının hazırlanması ile hayatımıza girmeye başladı. Henüz tüm topraklarımız kapsama alanında olmasa da çeşitli firmalar çalışmalarını sürdürüyorlar. Yönleme (navigasyon) olayında ilk gerçek denemede %100 başarılı oldu. Hiç bilmediğim bir sokağa , anayollarda navigasyon ablayı takmayarak (aletteki ses) bölgeye yaklaştım. İlerleyen aşamalarda hiç kendimi yormadan adresi elimle koymuş gibi buldum.Adresten yine navigasyon ile ayrılıp hiç sorun çıkmadan aynı yere geri geldim. Akıllı bir alet çıkmaz sokağı bile biliyor. Eğlenceli bir alet olduğuna hiç kuşku yok. Şu anda Türkiye için TeleAtlas haritalı olanalar daha fazla yeri gösteriyor.

Teknolojiden anlamayan insanlar baz istasyonlarına savaş açıyorlar.Hatta hücresel telefonun ne anlama geldiğini bilmeyen cahiller , yüksek bir tepeye herkes bir tane anten kursun herkes oradan görüşsün mantığı bile yürütüyorlar. Ancak bilmedikleri konu, cep telefonlarının verimli çalışması için sık sık baz istasyonları olmalı ve bir ağ şeklinde tüm çevrede olmaları gerektiğidir. Hemen hemen düz olarak yayılan baz istasyonlarının sinyalleri fazla uzağa gidemez. Bu da cebimizde bulunan telefonlar çağrı aldığında istasyonla bağlantı kurmak için gücünü müthiş arttırma yoluna gider ve tüm radyasyonunu direkt beynimize boca eder. Ancak yakınımızda bir baz istasyonu olsaydı telefonumuz minimum güçte çalışacak ve zararı da az olacaktı.

Tarihi eserler yapıldığı zamanların özelliğini taşıyan , insanlar tarafından meydana getirilmiş yapay varlıklardır. 600 yıl önce yapılan tarihi bir köprüyü restore etnek amacıyla bugünün taş ve malzemeleri ile özel imalat adı altında milyonlarca liraya taklit etmek sadece kendimizi kandırmaktan ibarettir. Aynı zamanda günümüzde yaşayan insanlara da tarihi yol ve köprüler korunacak maksadıyla ilkel yöntemle yapılan yolları kullanmaya zorlamak da ayıptır, günahtır. Doğru olan tarihi eserleri tarihleriyle başbaşa bırakıp kullanıma kapatarak , sadece meraklılarına turizm amaçlı sergilemektir.Sıfırdan tarihi köprü,cami, kervansaray yapılmaz . Yapılırsa o eser tarihi olmaz. İmitasyon olur.İmitasyon için de eğer gerekliyse herhangi boş bir araziye çok daha az maliyetle eser birebir yapılabilir.

8 kanallı bir DVR kaydedici kart takılı bilgisayarımız ara sıra görünütüyü dondurarak işini yapmıyordu. Görünütü kaydetme ayarı 640x480 olarak ayarlıydı. Bu oranın işlemciye ağır geleceğini düşündüm ve 352x288 e düşürdüm. Görüntü kalitesinde fazla bir şey farketmedi. 1 gündür donma olmuyor.

17 Ağustos 1999 tarihinden bu yana 9 yıl geçti. Gündem hep Marmara Depremi. İstanbul devamlı göç alıyor. Eski ve yeni çürük yapılar, sözde güçlendirilenlerle birlikte katil binalar o günü bekliyor. Havanda su çok güzel dövülüyor.

İşyerine özel e-posta sunucu kurmak için gerekli işlemler. Sabit İP tahsisi yaptırmak. Reverse DNS kaydı yaptırmak. Herhangi bir mail sunucu kurmak. MX kayıtlarını ayarlamak. Bu 4 maddeden biri olmazsa posta sunucu çalışmıyor.

Yaklaşık 5-6 yıl önce eski okul arkadaşlarım , tesadüfen farkıma vardılar. Birkaç kere değişik vesileler Bazı yemekli toplantılar, bir kaç düğün sebebiyle bir araya geldik. Öyle ki bazı gecelerde sırf boşluk dolduralım diye çağırıldık, teşrif ettik.Hatta bizden daha yaşlı sınıfların arasında bile sıkılmamıza rağmen bulunduk. İki ya da üç kere mezunlar pilav gününe gittim. Eski kötü günlerimizden bir kaç iyi arkadaş görmek amacıyla , çok az olmakla birlikte onlarla da görüştük. Bu yıl çağırılmasam da giderdim tarihini bilseydim. Ancak bütün kanallar , e mailler , facebooklar , telefonlarım açık olmasına rağmen bir kişi bile arama zahmetinde bulunmadı. Ne yapalım , sağlık olsun .

Yeniden yazmamak için bu linki okumak faydalı olabilir.  Web.archive.org   bu sayfada yapılanlara ilave olarak zone tanımlarını yaparak BIND DNS servisini çalıştırdım. windows/system32/dns/ dizinide üç tane klasörüm var bin ,etc ve zones . Bin ---> içinde araçlar ve programlar var etc -- >named.conf , rndc.conf, rndc.key ve named.pid. zones --> 78.184.xxx.xxx ( x ler alan adının bulunduğu ip numarası) , db.alanadi.com , named.root etc klasöründeki named.conf içeriği key"rndc-key" { algorithm hmac-md5; secret "xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx=="; }; controls { inet 127.0.0.1 port 953 allow { 127.0.0.1; } keys { "rndc-key"; }; }; options { directory "C\WINDOWS\SYSTEM32\DNS\zones"; allow-query { any; }; recursion yes; query-source port 53; forwarders {208.67.222.222; }; }; zone "." { type hint; file "named.root"; }; zone "alanadi.com" IN { type master; file "db.alanadi.com.txt"; allow-transfer { none; };

Sorun :Bir bilgisayar 4 arka , 2 ön usb portuna takılan hiçbir usb aygıtını tanımıyordu. Ne yaptım ettim olmadı. Yeniden format atmama rağmen sorun çözülmüyordu. Çok sinir edici bir sorundu. Çözüm: En sonunda sorunun donanımsal olduğuna karar verdim ve en çok kullanılan ön usb portlarını çıkardım. Yaptığım deneme sonunda bir tanesinin zorlamadan dolayı arıza yaptığını tespit ettim. Sadece 1 tanesini bırakarak arızayı çözdüm.

Explorer'i açmadan MSN'yi açıp görüntülü arama talebimi karşı tarafa iletince herşey karmakarışık oldu. Bir türlü başaramadık. Hatta 4 - 5 kere bağlantı gitti geldi. Sonra bende jeton düştü , önce internet explorer'i açtım. O açıkken MSN görüntülü sohbet işlemini başlattım ve canavar gibi oldu.

2 saatte 09:30 - 11:30 arası 2 saatlik bir seyahat.

Videofon hizmeti yakında başlayacak. Ancak bilinmeyenler var. Sadece telekomun makineleri mi birbiriyle görüşecek , yoksa başka firma ve ağlar bu telefonları arayabilecek mi ? Almanyada veya Amerikadaki biri yada normal PC bu cihazı arayabilecek mi bu konuda açıklayıcı bir bilgi yok.

Ölçümleri kaydettiğimiz garmin GPS cihazımız , com portu olarak COM2 'yi gördüğü için cihaza erişim yapamıyordum. GPS track maker programını en son sürümünü kurmama rağmen yine de olmamıştı. En sonunda bu işin böyle olmayacağına karar vererek aygıt yöneticisini açtım ve com portları kaldırıp yeniden yükledim ve sorun çözüldü.

2020 yılı olimpiyatları için çok kuvvetli adaymışık. Ha gayret 12 yıl kaldı olimpiyatlara :) 12 yıl ne olacak gelir geçer. Neler olur neler

http://www.myheritage.com/collage

http://www.giveawayoftheday.com/ Hergün tam sürüm bir yazılım veriyor.

21 Nisan 2008 yine Meriç Köprüsü Kapandı. En az bir ay sıkıntı yaşayacağız.

CERN deneyi adım adım yaklaşıyor. Dünyanın başında onca risk varken bir de bu çıktı. Sonu bilinmeyen bir deney gerçekleştirilecek. Mavi görünümlü dünyamız süper kütleli bir kara delik olarak yaşamını sonlandıracak. Kıyamet bu olsa gerek.

Windows Vista ile birlikte gelen ReadyBoost fonksiyonunu XP de gerçekleştiren bir program. Bilgisayarı açtığımızda bir sürü program RAM belleğe yüklenir, buraya sığmayanlar da görünmeyen dosyalar halinde harddiskimize yazılır ve program gerektiğinde yazıldığı yerden bulunup işleme sokulur. Özellikle virüs programının çalıştığı bilgisayarlarda bu olay makinenin kasılmasına neden olur. eBoostr programını kurduğumuzda ise önbellek dosyalarını usb belleğimize yazıyor ve % 60- %200 oranında daha hızlı olarak çalışmasını sağlıyor . Aynı zamanda harddisk yükünün çoğunu azalttığı için bilgisayar rahatlıyor.

1. Araç Çubuklarından Formlar çubuğunu işaretlenir. 2. Eğer boşluk kısmına metin yazmak istiyorsak ab , onay için onay kutusu ve tablo içinde tabloyu seçiyoruz. 3. Şablon metinimizi yazdıktan sonra form boşluklarını metine ekliyoruz ve kilit simgesini tıklayarak metini korumaya alıyoruz. 4. Tab tuşu ile form boşlukları arasında gelip giderek işimizi yapıyoruz 5. Seçenekler bölümünde bulunan görünümler kısmından da Yer işaretlerini onaylarsak daha kolay boşlukları görebiliriz. Referans 1. Ekle kısmından Alan menüsünü seçip buradan da bağlantı ve başvurulardan REF komutunu seçerek istediğimiz bölümün aynısının başka yere yazılmasını sağlayabiliriz. 1

Kurbağa haşlama nasıl yapılır. Kurbağa oda sıcaklığında bir kazana atılır. Orada rahat etmesi sağlanır. Bu arada yavaş yavaş alttan ocak yakılır. Ağır ağır ısınınan su kurbağanın hoşuna gider. Kendini hayal dünyasına bırakır. Ancak su onu pişirme seviyesine gelince zıplamak ister, ama nafile bütün refleksleri gitmiş ve felç olmuştur. Kaçınılmaz son gelmiştir.Bu olaya "boiling frog syndrome" (Kurbağa kaynaması sendromu) adı verilmektedir. Aynı kurbağa aniden sıcak suya atılsaydı hemen kaçacaktı.

Bu sabah Karaağaç otobüsüne bindiğimde güzel bir sürpriz oldu. Otobüs şehir içine girdi ve Tunca üzerindeki köprüden karşıya geçti. Çok sevindim. Hiçbir yerden açılacağı gün duyurulmamıştı. 1608 -1615 yılları arasında Ekmekçizade Ahmet Paşa tarafından Tunca Nehri’ne, Mimar Sedefkar Mehmet Ağa tarafından yapılan köprü, 11 ayak ve 10 kemerden oluşan köprü yapıldığında nehir yatağı kimbilir ne kadar aşağıda bulunuyordu . 400 yıllık biriken yatak üstüne , gidiş ve geliş kodunu aşağı indirerek sözde orijinal haline getirildi. Trafik açısından çok tehlikeli oldu. Benzinliğin yanından çukura giriyorsunuz, sonra tırmanış , iniş ve çıkış , lunapark'a gitmeye hiç gerek yok . Bir de arkadan çarparcasına gelen salak sürücüler ile evlere şenlik bir durum var. Yine de durum eskiye göre daha iyi , buna şükür diyorum. Meriç köprüsü kapalıyken 30 kilometre dolanırdık, tunca kapalıyken 5 kilometreye düşmüştü.